teorinin uygulamaya dönüştüğü an


        Uzun zaman oldu biliyorum yazamadım.gerçi bütünlemeler hala bitmedi ama en azından bi kaç günlük ara verdi.aslında lisede klasik "inek"tim.ama üniversiteye gelince nedense herşey değişti birden ve artık tembel bir öğrenciyim:)zor geçiyorum dersleri.gerçi bunda tek suç benim değil hocalarımızın da çok payı var.mesela vizelerde dersin birinden ödev vermişlerdi vize yerine geçecek.benim yumuş adlı arkadaş sağolsun hepimiz için hazırlayıp bize dağıttı.herkes aynı ödevi yazı stilini değiştirerek verdi.ama hepimiz farklı notlar aldık.nasıl oluyorsa!!!en yüksek de ben almışım kızlar kanser oldular tabi:)haklılar da..:)ben de şaşırdım doğrusu.
      
      Bugün; bir arkadaş yurtdışına gidecekmiş.kendisi de ankarada.bana öğrenci belgesiyle transkript almam için rica etti.ben de kırmadım onu.bütün soğuk ve fırtınalı havaya rağmen sabahın 8buçuğunda kalkıp,eldivenimi,atkımı,beremi takıp arkadaşımın  arkadaşından önce öğrenci kimliğini aldım ve sonra okula gidip istediklerini çıkarttım.
       Geçen yıl derslerden birinde apostil şerhi denilen bir konu görmüştük.1961'de La Haye sözleşmeleri ile kabul edilmiş ve yurtdışından gelmiş bir belgenin ya da  mahkeme kararının tanınması veya tenfizi gerekirken bu işlem çok uzun olduğu için bunu kolaylaştıran devletlerarası bir sözleşmeyle getirilen kolaylık.Türkiye kaynaklı belgenin ya da mahkeme kararının yurtdışında tanınması yada tenfizi de söz konusu tabii.
    Neyse bu kısa bilgiden sonra; arkadaş bana: "apostil şerhi yaptırabilir misin valilikten?"dedi.Cağaloğlu'ndaki eski Bab-ı Ali(sadrazamlık) binasına, şimdiki valiliğe gittim.bu arada içeriye ilk defa girdim.güzel tarihi bir binaymış:)orada apostil şerhini vurdurduktan sonra belgeleri arkadaşımın ankaraya gidecek olan arkadaşlarına verdim.bu işleri hallederken yağmur da hızlanmış ve ben kahvaltı yapmadan çıkmış olmanın verdiği baygınlıkla kurt gibi acıkmış aynı zamanda kedi gibi de ıslanmıştım.:)hemen eve gelip sıcak bir duş, güzel bi kahvaltı ve sıcak çayla birlikte  keyiflendim...

    Bir taraftan da ufacık şeylerle mutlu olduğumu düşündüm.nasıl mutlu olmayayım?yaklaşık dört senedir sürekli derslerde karşıma gelen La Haye sözleşmesini uygulamada ve işime yarar vaziyette karşımda görünce doğrusu gözlerimdeki ışıltı güneşsiz havada pırıl pırıldı:)resmen küfür ede ede dört senedir öğrenmek zorunda kalıyordum bu sözleşmeleri.ne sözleşmeymiş allahım.bu kadarı da pes doğrusu dedirtiyor yani...ama büyük kolaylıkmış.yoksa mahkeme köşelerinde tanıtacağım,tenfiz ettireceğim diye uğraşacaktım aylarca:)
       Bu arada değinmeden geçemeyeceğim.bizim bir hocamız demişti ki:"bu ülkede insanlar "seni şikayet edeceğim,dava edeceğim diye değil,dava açıp mahkemelerde sürüm sürüm süründüreceğim" derler birbirlerine."bu da dipnot olsun..varın yorumu ve değerlendirmeyi siz yapın,niye şükrettiğimi anlayın apostile:) 

6 yorum:

dava açmak ile dava etmenin içinde bir şeyler var ama çözemedim..:) bu arada döndüğünü görmek sevindirdi beni..bütler de başarılar diliyorum..
yüreğine çok iyi bak..

 

En sonunda yahu, özlettin kendini :)

Baştaki karikatüre bayıldım. Yazının puntosu tam kör gözüme göre olmuş :)

En iyisi sen sınav aralarında yazma, Hukuk teriminle eğlenceli dakikaların, klasik sınav öncesi terim bozukluğu sendromu(!) gibi olmuş. Benim iktisat terimleriyle tokuştururuz bir ara :)

Diğer sınavlarında başarılar diliyorum sabacım, kendine iyi bak.

Sevgiyle...

 

Çok sevindim, yazdığını görünce. Ne iyi arkadaşmışsın, Allah herkese senin gibi bir tane versin, dedirttin. Ben nasıl üşenirim böyle şeyler yapmaya anlatamam. Ben anı iyi yaşarım demiştin, benim bir yazıma. Şu yazıdan bile onu görebildim. Söylenmeden bir sürü şey yapmış sonra da okulda öğrendiği şeyi yaptı diye bu kadar uyuz formaliteye sevinmiş. Eve gelmiş, keyif yapmış :)
Neyse hadi tembellikten vazgeç, iyi öğrenci ol, bütün sınavlarını geç ve her gün yaz eskisi gibi.

 

Bir an yazıyı okurken senin Ankara'da olup olmadığına dair bir soru geçti aklımdan ama yazının sonunda anladım ki Ankara'ya gidecek kişiye verildi gerekli belge. İlk başta anlamadım :)

Sıcak bir çay ve yağmur sesi... Mükemmel bir ikili :) Tabii kahvaltıyı da unutmamak lazım :)

 

Bir de sınavlarda başarılar, iyi geçerler inşallah :)

 

dava etmekle dava açmak değil Gayyorcum mesele..mesele dava açmakla dava açıp mahkemelerde sürüm sürüm süründürmekte gizli:)anladın?

teşekkür ederim katrancım tokuştururuz tabi:)ama benimkiler çoğunlukta galiba söyleyeyim:)

aslıcım yorumunu okurken güzel ve kocaman bir tebessümle mutlu oldum gene:)amin amin.ama ben kendimi gibi birini nerden bulacağım:)))(ego da tavan yaptı tabi:))

summercım ankarada değil istanbuldayım ve bundan gayet de memnunum aşığım şu istanbula...ah ah şu eski halleri olsaymış daha güzel olacakmış şimdilerde ışığı gören gelmiş resmen:)çok teşekkür ederim inşallah güzel geçerler:)

 

wibiya widget