ve bir veda daha



    En sevdiğim ve  onun yoğunluğu dolayısıyla yaklaşık 6 aydır görüşmediğim arkadaşlarımdan birisi dün bize geldi.hani geçen yazılarda bahsettiğim evine gidip de öpücük kondurarak kaçıp gitmek istediğim arkadaşım...gece bizde kaldı.burdan da artık İstanbul'da işi bittiği için memleketine dönecek.kim bilir yollarımız bir daha ne zaman kesişir?ya da kesişse bile aynı şeyleri paylaşmadığımız için ne kadar devam eder bu sevgi?gerçi o beni ,benim onu sevdiğim gözle sevmiyor belki.belki  haberi bile yok nasıl gözle baktığımdan ama olsun belki de sevmek karşılıklı bir fiil değildir.belki sevmenin kendisini insanlar karşılıklı hale getirdikleri için "sevmek" sevmek olmaktan çıkıyor.belki de karşılıklılık aramamak züğürt tesellisidir benim için.

  ama en çok da içime oturan şey  şu oldu:ben derse gitmiştim onu uyandırmaya kıyamadım sabahleyin.dersim öğlen bittiği için gelince birşeyler yaparız diye düşündüm öğleden sonra.ama geldiğimde yastığımın üstünde bir not buldum.kendisinin eve gitmek için hazırlanması gerektiğini,
benim de sınavlarım yakın olduğu için ders çalışmam gerektiğini söylemiş.kendine iyi bak deyip gitmiş.aklım anlasa da yüreğim anlamıyor işte."sonuçta dün vakit geçirdiniz,çocuğun da işi var,sana not da bırakmış"diyorken aklım;"neden beklemedi en azından son kez görüşseydik" diyor yüreğim.


  belki de en iyisi böyle oldu.en az dramatik olanı...

2 yorum:

çok haklısınız sevgi karşılıklı olabilen bi şey(!) değil,sevmenin mükafatı karşılığı yalnızca sevmektir.sevilmek bir diğeri tarafından olan eylemdir ki çoğunlukla sizin sevdiğiniz kişi değildir o sizi seven.ne garip değil mi?ben yazı tembeliyim biraz sohbete daha yatkınım aslın da.şimdilik bu kadar diğer yazılarınıza da kendimöce yaklaşımlarımı ekliycem. bu arada beni izlemeye almışsınız minnettarım efendim saygıyla kalın.

 

meraklanmayın efenim zamanla kendiliğinden paylaşma ihtiyacı duyuyorsun içindekileri.tabi her zaman beklerim:)

 

wibiya widget